BAŞKAN DAĞHANELAZIĞ'IN HAKKINI KORUMAYA MECBURUZ

Elazığ Deva Partisi İl Başkanı Murat Dağhan Elazığ gündemine dair yazılı açıklamada bulundu.

BAŞKAN DAĞHANELAZIĞ'IN HAKKINI KORUMAYA MECBURUZ
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi.

Değerli hemşehrilerimiz ,Deva Partisi olarak yıkıcı ,olumsuz eleştirilerle zaten morali bozuk olan halkımızın enerjisini düşürmek istemiyoruz ,çözüm odaklı, ortak akılla sorunlara çözüm önerileri getirerek ,pozitif siyasetten yana bir tavır sergiliyoruz. Halkımız zaten bütün sorunları biliyor , her şeyin farkında... 24 Ocak 2020 tarihinde büyük bir deprem felaketi yaşadık ,bu felaketin yaraları daha sarılmadan üstüne Covit 19 salgını yaşanıyor...İnsanlarımız  bu dönemin yaralarını sarmaya çalışırken,bir yandan da Giresun’da bir sel felaket yaşandı. Giresun’daki felakette ölenlere rahmet ,yaralılara acil şifalar diliyoruz. Bu olaya insan olan herkes ,tabi ki üzülür çünkü orada da ihmaller var ,sorumsuzluk var ama bizi esasen üzen durum Giresun’a sağlanan destek ile Elazığ’a verilen destek arasındaki uçurumdur .Giresun’a 50.000 TL hibe( geri ödemesiz )sağlanmış şehrimize  ise 50.000 TL kredi (geri ödemeli)imkanı sağlanmış. Giresun’un köylerine iki katlı ev ,Elazığ’a ve köylerine ise 90 metre karelik kulübeler... şimdi soruyoruz afetzedeler arasında ayrım olur mu ???Deprem sigortası konusunda Elazığ halkı mağdur bu konuda muhatap bulunamıyor ,kentsel dönüşüm konusunda mağduriyetler var ,depremde yıkılan evlerin ücretini ödemeden metre kareleri düşürülüyor, düşürüldüğü gibi fahiş fiyatlarla 250000_ 300000 TL gibi rakamlarla konut sahipleri borçlandırılıyor  bir de şehrin gelecek yılları düşünülürse yapılan konutların mimarisi,estetiği hep tek tip olmamalı Rusya’daki  tek tip evler gibi sıralanmamalı,  estetik kaygısı da gözetilmeli.Şayet yeni imar belediye encümen kararıyla imza altına alınmış ise bunun bedelini ödemek yükümlüğü kendilerine aittir. Doğrusu on binlerce insan kiralarda ,konteynırlarda kendi yerleşim bölgelerinden uzaklaşmış hatta komşu illere  göç etmişlerdir... 1000 _2000 kişilik okulların mevcutları dört yüze, üç yüze düşmüş, bir çok mahalle yok olmuş ,mahallelik kavramı tarihe karışmıştır...Öğrenciler deprem yüzünden ,covit 19 salgını yüzünden aylarca okullarından uzak kaldılar, sosyalleşmelerini sağlayan, hayatlarının en güzel yıllarını geçirecekleri, okul yılları ve anıları  heba oldu …Bunları düzeltme yönünde insanımıza maddi  manevi ,psikososyal destek mutlaka sağlanmalı bu moral çöküntüsü kenti teslim almamalı....Çok kötü şartlarda insanımız kış ayına ,yeni yıla girmemeli ....Hele esnafımızın durumu içler acısı ....Çekilen kredilerin geri ödemesi yaklaştı .En  az bir yıl daha bu krediler ertelenmeli .Bütün bu sıkıntılar yokken ,devletimiz maalesef israfın önünü almadı ,milletimizin en ihtiyacı olduğu dönemde piyasaların kan ağladığı ,tahammülün olmadığı bir dönemde bankalar KGF desteğini kaldırdı  ve faizleri yükseltti, piyasalar buna kesinlikle dayanamaz ,esnafımıza kesinlikle faizsiz kredi verilip desteklenmeli, işsizlik maaşı 1800 tl, kısa ödenek 1500 TL, işsizlik maaşına razı olan insanlar var, kısa çalışma ödeneğinde insanlar full çalışıyor ama emekliye sayılmıyor. Bu süreçte , kısa çalışma ödeneği artırılmalı .Yıllarca Elazığ’daki  iş adamlarımız Elazığ’ımızın altıncı bölgeye alınmasını ve teşviklerden faydalanmayı beklemişti .Nihayet ilimiz altıncı bölgeye alındı orada bile eski işyerleri  buna dahil edilmeyerek haksız rekabet yapıldı .Neyse yatırımlar gelmeye başlamıştı çünkü altıncı bölge demek Ssk pirimlerinden ,Kdv indirimlerinden ,vergilerden muaf olma, enerji  indirimi gibi bir çok avantajdan faydalanmak yani yüzde 25 gibi bir katkı sağladığı görünse de aslında yatırımcının cebinden çıkmayacak olan %60 %70‘e karşılık gelecek muazzam bir destek demekti...Elazığ’da birkaç fabrika açılmış ,hafif bir kıpırdama olmuştu henüz ikinci organize bile açılmamıştı .Deprem büyük bir sekte vurdu .Şimdi  Ocak ayı itibari ile Elazığ’ın tekrar dördüncü bölgeye dönmesi  kararlaştırılıyor .Bu nasıl bir planlamadır  ki Elazığ’la ilgili hangi stratejik hedeflere ulaşıldı ,çağ mı atladık ,Elazığ’ımızın ekonomisi ,sanayicimiz ihya mı oldu ,oldu da bizim mi haberimiz yok .Birisi çıkıp bunun mantığını açıklasa ...Halbuki bizim gördüğümüz ekonomimizin dibe vurduğudur. Bütün bunlara rağmen bize düşen tüm dünyayı saran COVID-19 salgını ve onun yaratmış olduğu küresel ekonomik daralmanın ,depremin artçı psikososyal ve sosyalekonomik yansımaları ile birleştiği bugünlerde iktidarla muhalefet  bir ve beraber olup dayanışma ruhuyla hareket etmemiz ve   Elazığ’ımızın haklarını korumaya mecbur olduğumuzu bir daha hatırlatarak ve son olarak toplumsal hafızamızı tazelemek ve zihinsel kölelikten kurtulmak olmalıdır.Biz yıkıcı yönde eleştiri yapmıyoruz ,sorunlara çözüm önerileri getiriyoruz. Karanlığa  küfür edeceğine sende bir ışık yak diyoruz....Halkımız bilsin ki dertler varsa Deva da var...''dedi.