Hülya MURAT

Hayata Gülümsemek

Hülya MURAT

"Hayattayken insanca yaşamayı unutmayın.
Bir bakmışsın saat üç.
Bir bakmışsın saat hiç..."
Özdemir Asaf
Hepimiz, adına" Hayat" dediğimiz bir gemideyiz.Her yolcu gibi huzurlu, mutlu,keskesiz, pişmanlıklar duymadan her günümüzü dolu dolu yaşayarak yol almak isteriz.
Bu yolculuk uzun olur.Bazen kısadır.Ama yolcu,bu yolculuk hep sürsün ister.Agir ağır ilerlerken sevgi, dürüstlük, doğruluk,iyilik,cesareti  yanıbaşında taşır.Tasimalidir..
Sevgi neydi? Cengiz Aytmatov' un " Selvi Boylum,Al Yazmalım"eserinde olduğu gibi emek miydi? Sevgi, fedakarlık mıydı? Sevgi, hissetmek miydi?
Sevgi,her devir ve her çağda var olandır.Sirin için dağları delen Ferhat' tır.Mecnun, Leyla' ya olan sevgisinden çöllere düştü.Kerem, Aslı için yanıp kül oldu.
Sevgi, her yerdedir.Bir caddede, bir ara sokakta gördüğümüz bir çocuğa,bir yaşlıya gülümsemek sevginin taa kendisidir.Usuyen ya da sıcaktan bunalmış bir canlıyı ( hayvanlari) gördüğümüzde de içimizin acıması da sevgi duygusudur.Ve bir çiçeğin rengarenk  renkleri de bize duyguların en güzeli ni, sevgiyi yasatir.
Sevgi, insanları birbirine yakınlaştıran en kuvvetli bağdır.Gonulde, yürekte olan...
Günümüzde dağları delen, çöllere düşen, kül olan olmasa da...
İlahi aşkı kucaklayan Ferhat, Mecnun, Kerem gibi sevgiliye yani RABB' İMİZE ( vuslat) dileğiyle el açmak sevgilerin en yücesi ve de gerçeğidir.
Gönül kapımızın kilidini hep sevgiyle açalım.Hayat yolculugumuzu anlamlı kılabilmek için.....
Yolun başında çocuk, ortasında yetişkin, sonunda da yaşlı oluruz.
Ve biz yetişkin olduğumuzda yaşamın gerçekleriyle yüz yüze geliriz.Bazen düz yolda,bazen de yolun karmaşasında bata çıka ilerleriz.
Dürüstlük  ,doğrulukla yürüyendir...Ona yoldaş tır.
Kişi, önce kendine doğru ve dürüst olmalı ki topluma da yansıtabilsin.Bu, olması gereken,her ferdin sırtında taşıyıp yaşatması gerekendir
Dürüst ve doğru olan aynı zamanda iyidir de.
Dürüstlük/ Doğruluk/ İyilik kopmaz bir üçlüdur.
Cesaret ise korkmamaktir.Korklularin üstesinden gelebilmektir.
Risk almak, zorluklarla yuzlesebilmektir.Biz Türkler bu duyguyu,damarlarımizda akan kanla yogurmus, yürekli bir millet olarak yasayaniz.
Cesaret, soğukkanlı ve azimli olmaktır.İnanmaktir.
Kişi, cesaretliyse eğer bunun adına medeni cesaret denir.Basarili olurlar ama bu cesaret ne kendine ne de topluma zarar vermemelidir.
Bunları içine alan bir kavram zaman kavramı vardır ki boş yere harcanamayacak kadar kısa ve su gibi akıp gidendir.
"Zaman, aklı, olgunluğu ve hizmeti artırmak için bize verilmiş en değerli sermayedir."Thomas Mann
"Zamanın kime dost,kime düşman olacağı bilinmez."Shakespeare
Zaman,ne durdurulabilir ne de geriye sarılır.Degeri bilinmelidir.
" Ne içindeyim zamanın,
Ne büsbütün dışında.
Yekpare geniş bir anın,
Parçalanmaz akışında."
Ahmet Hamdi Tanpınar 
diyen şairimiz," zamanın parçalanmasını " istemez.
Zamanı en iyi değerlendirenler keskeleri değil de  iyikileri heybesine atanlardır.
Her şeyin bir sona mahkum olduğunu bilenler bu dünyadan göcte geride bir nam bırakarak giderler.
" Zaman, en büyük hazinedir" sözüyle hareket eder ve zamanı en iyi şekilde değerlendirirsek , dünyanın en zengini biz oluruz.Zamandir bizi güzelliklere ulaştıran.Geri dönüşü mümkün olmayan değerdir zaman.Verimli kılmalıyiz.
Aile hayatımızda kıymet bilmek: Ana, baba, kardeş, eş, çocuk çok önemlidir. Onlara çok zaman ayırmalı. Bu değerler kaybedilince zamanı geri getiremeyeceğimiz için keskeler içinde kıvranırız.
Hayat adını verdiğimiz sandık açıldığında içinden ne acılar ( büyük, küçük olanı) ne mutlu anlar; sevinç ve coşkular çıkar. Bilinmez.
Dile geldiğinde yürekleri burkan ya da heyecanlandıran...
" Dönülmez akşamın ufkundayım vakit çok geç"demiş,bir insan ömrü olarak düşünüldüğünde; artık kaçınılmaz sona ( ölüme) varıldığını işaret etmiştir şairimiz Yahya Kemal Beyatlı.
Artık her şey için çok geçtir.Tutulamaz.Ucup gitmiştir.
Ve Ahmet Haşim:
MERDİVEN şiiri:
Ağır Ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak.
Sular sarardı. Yüzün perde perde solmakta,
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta....
Eğilmiş arza, kanar , muttasıl konar güller,
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller.
Sular mı yandı Neden tunca benziyor mermer?
Bu bir lisan- i hafidir. ki ruha dolmakta.
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta.
Hayat, bir merdivendir.Merdiven,hayat yoludur.Aksam tablosunda, hayatın sona varisi; sonbahar mevsimi ve sarı yaprakları; zamanın geçmiş olması ve yaşlanmayla birlikte duyulan hüzün.Kisacasi, akşamdan( ölümden) kaçış yokturOlum hayatin gerçeği.Aksamidir.
Ve hayatımızı bize  Yüce RABB'İMİZ  vermiş. Bir kez verilmiş bu hayatı dolu dolu yaşayalım." şimdiki aklım veya şansım olsaydı." demeden, bu  ömrü ,   güzel bir hayat yolculuğuyla bitirelim.
Arkamızda iyilikleri, doğruluğu ve dürüstlüğü bırakarak...Sevaplarimizi da biriktirerek...
Yani, giderken bir nam birakabilelim.İyi anılarım.
Ozlenelim.Dualar alalım.
Bir hayal gibi yaşanıp gelip geçecek olan hayatımızı güneş gibi hep aydınlık yaşamalı.Zamani tutup geceyi kovmalıyız.
Değerli Okuyucularımız,
Hepimiz, yaşanası günlerimizi elbette yaşayacağız. Sevinçli veya hüzünlü olarak...
Hüznü şiirlere, romanlara bırakalım...
Ve biz güzel günlerde buluşalım...
Hep sağlıklı kalın...
Hoşça kalın...
 

Yazarın Diğer Yazıları