İlimizin son bir yılda yaşadığı problemler var. Bu sorunların mağdur ettiği; esnaf, emekli, köylü, işçi, memur, iş adamı ve yaşlı-genç insanımız var. Deprem ve ardından yıkıp geçen covid 19 salgınının mağdur ettiği insanımıza çözüm bulmaya ve bu sorunların çözülmesi için uğraş veren kişi, kurum, kuruluş, siyasilerimiz ve yöneticilerimiz var.
Hemen hemen hepsinin ortak amacı ve hedefi halkımızı bu problemlerin etkisinden en az nasıl etkilenmesini sağlamak, yeni mağduriyetlerin önüne nasıl geçeriz düşüncesi olmalı.
Milletvekillerimiz bakanlıkların kapısını aşındırıyor, bürokratlarımız bağlı bulundukları bakanlıkların imkânlarını şehrimize taşımaya gayret gösteriyor, odalar imkânlarını seferber ediyor, yerel yönetimler işin bir ucundan tutarak destek olmak istiyor ve bunda başarılı oluyor.
Bu konuyu en çok dert edinen ve başından beri çırpınan bir yöneticimiz var. Şehrin ekonomik gelişmesi, kalkınması ve büyümesi yönünde önemli adımla atan ve bu uğurda başarılı bir grafik ortaya koyan ETSO Başkanı Asilhan Arslan, sorunun değil çözümün bir parçası olmak için canhıraş çalışıyor.
Depremin ilk günlerinde halkın beklenti ve görüşlerine tercüman olmuş, beklentileri dillendirmiş ve çözüm önerileri sunmuştu. Belki o zaman yanlış anlaşıldı ve sanki muhalefet ediyormuş gibi anlaşıldı ama Arslan’ın tek derdi halkı, üreticisi ve yatırımcısıydı.
Sonradan siyasilerimiz de olayın yanlış anlaşıldığını anladılar ve Arslan’ın asla şüphe duymadıkları samimiyeti karşısında ortak hareket etmeye, bilgi ve proje paylaşmaya, mağduriyetleri en aza indirme konusunda yeni çalışmalar yapmaya başladılar.
Asilhan Arslan, kendi alanıyla ilgili çalışmalar ve projeleri hayata geçirmenin yanında, şehrin başta turizm, sanayi, üretim, pazarlama, tanıtım, kültürel değerler, mutfak kültürü ve daha birçok konuda eksikliğini htiği alanlarda da çalışmalar yapmak için kolları sıvamış ve bu konulara katkı sunacak paydaşlarla görüşmelere başlaması ilimiz adına, ilimizde eksikliği çokça hissedilen birlik, beraberlik ve birlikte hareket etme adına önemli bir gelişme.
ETSO başkanı Asilhan Arslan, birlikte olma, birlikte aynı hedeflere koşma adına başlattığı ve şehrin kaderinde rol oynayan tüm kesimlerle görüşmelerini anlamlı buluyoruz.
Şehrin yöneticileri yanında siyasi parti il başkanları ile görüşmeler yapılması ve her parti il başkanının şehir ve yapılması gerekenlerle ilgili görüşlerine başvurulması birlikte yönetimin ve birlikte yaşama kültürünün en bariz adımları oldu.
Farklı farklı siyasi görüşlere sahip olsalar da ilimizde yaşayan tüm hemşerilerimizin problemleri aynı. Deprem ve pandemi siyasi görüş ve parti seçmiyor. Ekonomik sorunlar, şehrin çözüm bekleyen önemli problemleri sadece bir kesimi ilgilendirmiyor. Kısaca bu zor zamanda hiç kimsenin tuzu kuru değil. Geminin su aldığı dönemlerde ne yolcuların ne de mürettebatın insan ve görüş seçme şanşı yok. Ya birlikte kurtulur ya da birlikte batarız.
ETSO Başkanı Asilhan Arslan, zor zamanda ve çok da ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde bir birlik ateşi yaktı. Lütfen bunu söndürmeyelim. Hatta her birimiz katkı sunarak büyütelim bu ateşi. Dumanı her yerden görülen ve hissedilen bu birlik ateşinden eminiz ki siyasilerimiz de yöneticilerimiz de, bakanlarımız da halkımız da memnun olacaktır.
Bir sefer de olsa şahsi kıskançlık ve gelecek hesaplarımızı toprağa gömelim. Şehrin menfaatlerini kuşanalım. Bu şehri her türlü olumsuzluklara karşı birlikte savunalım. Barış ve uzlaşı hedefimiz, ötekileştirme, yok sayma ve tehdit algısının oluşturduğu nefret duyguları düşmanımız olsun.
Bir kez olsun, ama bir kez olsun kendimiz için değil şehir için kalbimiz ve yüreğimiz atsın. Makamlar geldi geçiyor. Hatta hayat geldi geçiyor. Neyi paylaşamıyoruz. Bugün büyük bir hırsla peşine düştüğümüz makam ve mevkilerin bize ne getireceğini dahi bilmiyoruz. Hayırlı görüp arkasından koştuğumuz bizim yok oluşumuzun sebebi olabilir.
Her şeye rağmen, yaşasın iyilik, yaşasın Elazığ ve yaşasın hemşerilerimiz…
