İlimizde yoğun siyasi hareketlilik gözlemleniyor. Önce CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ilimizi ziyaret etti.
Sonrasında Ak partili Leyla Şahin Usta, partisinin Danışma Meclisi ve İnsan Hakları bölge toplantısına katılmak üzere ilimizde iki gün geçirdi.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener Cuma günü ilimizde olacak. Pazar günü de Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım beraberindeki MHP’li Milletvekilleri ve MYK üyeleriyle birlikte ilimizde olacaklar.
Önümüzdeki günlerde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın da yapımını üslendiği okulun temel atma töreni için ilimizi ziyaret etmesi bekleniyor.
Tabi bu siyasi hareketliliği “erken seçim mi var?” şeklinde yorumlamak da mümkün. Zira bilinen be görünen o ki Ak Parti, ekonomiyi toparlama hamlelerine rağmen ikinci bir kışı zorlu geçim şartlarına rağmen yaşatarak oyunu daha fazla düşürmeden sandığa gitmeyi planlıyor. Muhtemelen ki 2022’de sandık önümüze gelecek ve “Ak Parti ile devam mı tamam mı?” sorusunun cevabı aranacak.
Erken seçimin artık sürpriz olmadığı bir dönemeçte, siyasilerin ilimizi, ziyaretlerini anlamlı ve olumlu buluyoruz.
Her siyasi parti, kendi mesajları ve politikalarını iletişim vasıtaları yanında birebir olarak halka ulaştırmakla da görevli.
Halka dokunan, hakla selamlaşıp bir çayını içen siyasetçi, diğerlerine nazaran bir adım önde. Bunu Türk siyasetinde en iyi yapan liderlerden biri de Cumhurbaşkanı Erdoğan.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu sık sık olmasa da zaman zaman halkın içine çıkıyor ve bu tür görüntüler veriyor.
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, son aylarda en çok il gezen ve halkla buluşa siyasi lider unvanını koruyor. Her ne kadar gittiği yerde vatandaşlarla olan diyalogları kendisini zora soksa da bundan geri durmuyor ve halka buluşma toplantılarını artırarak ve kendini doğru ve sahih olarak anlatana kadar devam ettireceği sinyali veriyor.
Üzerindeki millet ittifakı ve HDP’nin dolaylı desteklemesi töhmetini atmak için önemli gayret sarf eden Meral Akşener’in Elazığ ziyareti öncesi bazı sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımlar ve provokasyona yol açabilecek söylemler, kamuoyunda çok hoş karşılanmadı.
Siyaseti, nefretin ve şiddetin bir alanı görmekten ziyade fikrin ve ülkeyi düze çıkarmanın bir sahası ve mecrası olarak görmek gerekir. Hele hele bir siyasiyi ve insanı, olmadığı bir şeyle itham etmek, düşünmediği ve hatta uzak durduğu bir oluşumla yan yana gösterip buradan kendinize bir alan açmak gibi yanlışın içine düşmek, kendinizin siyaseten tükendiğinizin işareti ve bir nevi ilanıdır.
Şehrimiz, birçok özel ve güzel hasletleri yanında misafirperverliği ile de öne çıkmış ve bu özelliğini gururla taşımayı başarmış bir ildir.
Gelen misafirimizdir ve onun tüm sorumluluğu topraklarımıza ayak bastıktan sonra bize emanettir. Bize düşen de ev sahipliğimizi en güzel şekilde göstermektir.
AK PARTİ 19.YILINI KUTLUYOR
Ak Parti, iktidara gelişinin 19. Yılını kutluyor. 3 Kasım 2002 tarihinde girdiği ilk seçimlerde tek başına iktidar oldu ve o günden bugüne birçok hizmeti hayata geçirdi.
Hemen her olayı fırsat görüp kutlama ve törenler yapma geleneğine sahip bir siyasi geleneğin, bu yılki 3 Kasım’ı hizmetleri amatörce hazırlanmış bir video ve basın açıklamalarıyla geçiştirmek dahi, hizmet ve dava heyecanında bir düşüş ve inanç kaybının da göstergesi oldu maalesef.
Umarız bu heyecansızlık, ruhsuzluk ve gayretsizlik uzun sürmez ve ilk günkü heyecan, ilk günkü dava adamlığı ve hiçbir dünyalık ve çıkar beklenilmeden ortaya konan adanmışlıkla yeni bir umut ışığı olunma yolunda adımlar atılır ve kaybedilen güven yeniden tesis edilir.
