Uzmanlardan Erken Çocukluk Döneminde DEHB Uyarısı
Çocukluk dönemlerinde en sık görülen bozukluklardan bir tanesi olan Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğu, son dönemlerde anne ve babaların çocukları ile olan yaşamını oldukça zorlaştırıyor. Bu sebeple konuyla ilgili Psikolog Beril Erkan ve Ergoterapist Meryem Çelik, ailelere ışık tutacak önemli bilgilerde bulundular.
Dikkat eksikliğinin ebeveynler tarafından kabul edilmesi gerektiğini vurgulayan Psikolog Beril Erkan; “ Dikkat Eksikliği uzun süreli odaklanmayı gerektiren iş görevler esnasında yeterli performans sergileyememe durumudur. Dikkat eksikliği görülen çocuklarda basitten karmaşığa zihinsel performansa dayalı tüm işlemlerde yaşanan organizasyon sorunları gözlenir. Temelde kalıtımsal aktarım sonucu görülmekle birlikte günlük yaşam koşulları dikkat eksikliğinin ayırt edici belirtilerini keskinleştirebilmektedir. Ekrana Maruz kalmak gibi etkenler zihinsel performansı ve dikkat süresini azaltmaktadır. Sinir Sisteminin sürekli ve değişen uyaranlara maruz kaldığı uzun süreli ekran kullanımlarına bağlı olarak dikkat eksikliğinin var olan semptomları belirgin bir hal alabilir. Dikkat Eksikliğinin temelinin fizyolojik ve kalıtımsal olduğunun ebeveynler tarafından kabul edilmesi gerekiyor. Dikkat süresinin ve dikkati etkileyen zamanlama, dürtüsellik, hiperaktivite ve dikkat parametrelerinin kontrolünün büyük oranda çocukların kendi yönetiminde olmadığının bilinmesi ebeveynlerin işlerini kolaylaştıracaktır” şeklinde konuştu.
PSİKOLOG ERKAN: DEHB ERKEN ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE FARK EDİLMELİ
Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğunun tedavi edici boyutunun olmadığını ifade eden Psikolog Beril Erkan, “ Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tedavi edici boyutu olmayan fizyolojik temelli bir bozukluktur. Dolayısıyla dikkat süresinin bilinçli olarak kontrol edilmesi ve dikkat süresinin uzatılmasına dair çeşitli ilaç grupları ve bunlara ek geçerlilik olarak ispatlanmış dikkat programları aracılığıyla geliştirilebileceği bilinmelidir. Dehb erken çocukluk döneminde fark edilip sürece dair farkındalık düzeyi artırıldığı takdirde yetişkinlikte bireylerin topluma uygun davranışlar geliştirmesi mümkün olmaktadır. Fakat Dikkat Eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu bireylerin yaşamları boyunca kendileriyle birlikte olacak bir özelliktir ve zamanla uzun süreli masa başı işlerde kalmayı başarmak ya da dikkat gerektiren işlerin sorumluluğunu almak konusunda geliştirilebilir yetenekler olduğu bilinmektedir” ifadelerini kullandı.
ERGOTERAPİ, ÇOCUKLARIN YAŞAM KALİTESİNİ VE BAĞIMSIZLIĞINI ARTIRIYOR
Çocuklarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite bozukluklarında Ergoterapi desteğinin öneminden bahseden Ergoterapist Meryem Çelik, Ergoterapide çocuğun güçlü olduğu yanlarını ele alarak zayıf olduğu yanları güçlendirmeye çalıştıklarını söyledi.
Çelik açıklamalarında şu ifadelere yer verdi;” Yapılan birçok araştırmada Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğunun altında yatan temel nedenin duyusal işlemleme olduğu belirlenmiştir. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu ile duyusal işlemlemeyi birbirinden ayırmamız gerekir. Ergoterapide çocuğun güçlü olduğu yanlarını ele alarak zayıf olduğu yanlarını güçlendirmeye çalışırız ve yeni rutinler oluşturularak hedefler belirleriz. Çocukların kendi oto – kontrollerinin kazanmasında, duyusal kaynaklı problemleri yenmesinde, dürtüselliğini kontrol edebilmesinde, motor becerilerinin geliştirilmesinde, günlük yaşam becerilerinin öğretilmesinde, dikkat ve yoğunlaşma sürelerinin artırılmasında, yaşam kalitesini ve bağımsızlığı artırmada Ergoterapi desteği son derece önemlidir. Bu süreçte özellikle ebeveynlerin çocuklarını fark edebilmesi ve uzmanlardan zamanında müdahale için destek alması gerekiyor ” diye konuştu.
HABER/AYLİN SOLMAZ