Alisiz Alevilikten, Horasansız Tunceli'ye

İlimiz Tunceli’de 16-17 Ekim tarihlerinde düzenlenecek olan Anadolu’nun Horasanı Tunceli sempozyumuna tepki adı altında bir yerlere şirin gözükmek için dilimizi, kimliğimizi, kültürümüzü ve inancımızı kendine kılıf yaparak siyasi rant arayanlar bilmelidir ki asıl asimilasyonu kendi yarattıkları provokasyon makinistleri getirmiştir.

Pertek ilçemizde bir dağa yazılan “Anadolu’nun Horasanı Tunceli” yazısından rahatsız olanlar bilmelidir ki bizim atalarımız yıllarca güneşin doğuşuyla yüzünü bu mekânlara dönüp Horasan Erenlerinin isimlerini yâd etmiştir.

İlimize inkar, imha ve asimilasyon amaçlı seferler düzenleyenler Karayılan yamalı, kandil dikişli, emperyalizmin piyonluğunu yapan sözde sosyal, kültürel ve tarihsel çalışmalar yapan bu gruplardır. Alisiz Alevilik amaçlı Dersim maskeli bu grupların kime, neye ve nereye hizmet ettiği de gün yüzü gibi ortadadır.

İlimizi Alisiz Alevilik ile inancından, Horasansız Tunceli ile tarihinden koparmak isteyen bu zihniyetin Tunceli’yi siyasetiyle kuşatmaya çalışması beyhudedir. İnsanı kâmillerimizin feraseti, ocaklarımızın kudreti, bir bütün kurdun ve kuşun ikrarlığıyla bu zihniyet yöremizin motiflerinde yoktur ve hiçbir zamanda olamayacaktır.

Munzur’dan bir tas su içmek isteyenler Munzur’a bir damla su olmak için çalışan, çabalayan, emek sarf eden grupları ihanetle suçlayamaz. Bu bakımdan Anadolu’nun Erenlerinin ilimiz Tunceli’den motifleşmesi kaybedilmek istenen hafızanın canlanması, horasanın köklerinin yeniden yeşermesi tarihsel bir süreçtir. Bu tarihsel sürece bir Tuncelili, Alevili olarak şahitlik etmenin mutluluğunu yaşıyorum.

Bu bakımdan sırf hizmet ettikleri emperyalistlerin belirlediği hedefe uymayan “Anadolu’nun Horasanı Tunceli Sempozyumuna” tepki getiren ithal gruplara karşın yüreği, sevdası, aşkı Munzur olan her bir canımız sempozyumda yerini alacaktır.