Ferhat Hanedan Güven

Cumhur İttifakı, Türkiye'dir

Ferhat Hanedan Güven

1071 yılında açılan kapının anahtarıdır!..

Sultan Alparslan'ın nasihatini, emanetleştiren çelik zırhtır!..

Cumhur İttifakı, Pirî Reis ile Mavi Vatan'ın ayak sesleridir. İbn-i Sina ile yaşanan sağlık savaşlarının panzehiridir. Satı Çıban ile inanmışlığın hikâyesidir. Cumhur İttifakı, Diyap Ağa ile canla başla ülkesi ve milleti için canını ortaya koyan Büyük Türk Milleti'nin hikâyesidir.

Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün verdiği tam bağımsız bir Türkiye ödevini gerçekleştirmek için çabalayan bir Türk eseridir.

Bugün "Kızım sana söylüyorum; gelinim sen anla!" mantığıyla dünyada oyun oynamaya çalışan Haçlı zihniyeti bilmelidir; ki, İstanbul ne kadar huzurlu ise Beyrut bir o kadar huzurlu ve güvenli olacaktır. Bugün "Libya’da, Suriye’de ne işimiz var?" diyenlere de en anlamlı cevabı, ortaya koyduğu ahmak ve alçaklık ile savaş suçlusu İsrail vermektedir.

Tarihin verdiği sorumluluğu alıp kudretli bir şekilde dünya siyasetine yön vermeye çalışan Cumhur İttifakı'nın yoluna taş koyanların da nereye şirin gözüktüğü ve kimin piyonu olduğu apaçık ortada iken yapmamız gereken tek şey ülkemizin ve milletimizin çıkarına olan yola girip durmadan yürümektir.

Bilinmelidir ki bugün İsrail’in bu hızının nedeni Türk Birliğinin Azerbeycandaki, Kıbrıs Türk Cumhuriyetindeki Turan duruşudur. Türk Birliğinin adeta orta doğuda haçlı zihniyetinin aklını ve tavrını rehin aldığı bu tarihsel süreçte İsrail’i devreye sokan emperyalist güçlerin kendisidir. Bugün bizlerin yapması gereken Türk Birliğine renk olmaktır, motif olmaktır.

Birleşmiş Milletler Tahıl koridorundan insanlığın tarihsel süreçte nefes alacağını belirtirken bugün aynı Birleşmiş Milletlerin Zengezur Koridoruna nefes olmaması iki yüzlülüğün ve sorumsuzluğun göstergesidir. Aynı Birleşmiş Milletlerin, Gazze Kolidoruna ses ve nefes olmayışı da BM’in Basiretsiz Milletler topluluğu olduğunun kanıtıdır.

Söz konusu Türk ve Türkiye olduğunda Haçlı motifi bulamayanların demokrasiyi, insan haklarını, mazlum hakları ve masum çocukları nasıl rafa kaldırdığını da hep beraber tarihin şahitliğinde görüyoruz. Bugün Ankara’nın başarısı nasıl Bakü’de, Astana’da, Semerkanta, Türkistan’da sevinç ile karşılanıyorsa aynı şekilde emperyalist zihniyetin hakim olduğu yerlerde de hüzne neden olmaktadır.

Bugün yaşadığımız toprakların ikrarlığı Turan sorumluluğuyla Türk Birliğini yaymaktan, tanıtmaktan geçmektedir. Yaşadığımız coğrafyanın tek kurtarıcısı Türk Birliğidir. O yüzden tarihin verdiği sorumluluk ile bu bilinci yaşamalı ve yaşatmalıyız. Türk Birliği ile Atadan Maziye uzanan nasihatleri emanetleştirmenin sözünü vererek bu bilinci yaşamayı bir ödev olarak benimseyip bu sürecin bir parçası olmayı hep birlikte başaracağız

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları