Kayyum Hizmettir..!
Ferhat Hanedan Güven
Kayyumu gazetelerden okumadım. Son dakika haberlerden işitmedim. 24 yaşında bire bir iliklerime kadar yaşadım. Vali Belediye Başkan Vekili Tuncay Sonel ile birlikte gece gündüz, kar kış demeden çalışan, üreten, kazanan ve gelişen bir hizmet modeliyle gümüş kapının kayıp denilen anahtarını yöre halkına emanet etmenin çabasını sürdürdük.
Yetim ve öksüz kardeşlerimize yazılan mektuplar, hayali gerçekleşen engeli olan bireyler, ilk defa uçağa binip hedeflediği üniversiteyi görüp motivasyonunu yükselten öğrenciler, evleri temizlenip aşları teslim edilen eli öpülesi kıymetli nine ve dedeler ile renklenen hizmet motifi. Biz bu motifin Tunceli rengi olmaya çalıştık. Öyle ki her ay ilimize konuk olan sanatçılar, aydınlar, yazarlar, şairler ile bu motife sırdaş eyledik onlarca, yüzlerce gönlü Munzur’dan geçenleri. Parkları, caddeleri, köprüleri, yolları, alınan araçları dile getirmiyorum. Kayyum işgaldir diyenlere, kayyum zulümdür diyenlere kayyum ile yöre halkı arasında kurulan gönül köprüsünden, can adımından bahsederek utanmaları istiyorum. Asıl sömürenin, asıl işgalcinin kim olduğu şimdi daha iyi anlaşılır oldu bence.
Terör örgütünün ve siyasi uzantısının yapmak istediği bu şehre çökmektir. Bu şehrin değerlerine en büyük imhayı terör örgütü yapmıştır. Provakasyon makinistliğine soyunanların amacı dün olduğu gibi bugünde ortadadır. Mesela; Dünya Rafting Şampiyonası bu şehre verilen bir değerdir. Ancak bu değeri anlamayan ve halkımızında anlamaması için algı operasyonu yürüten de terör örgütü ve onun siyasi uzantısıdır. Sanatsız bıraktıkları sokakta Munzur’a dokunma temasıyla kürtçülük nutukları atan siyasi hamleninde, rafting şampiyonası devam ederken askerimize saldıran terör örgütününde yapmak istediği bu şehri hançerlemektir. Tıpkı Tunceli Motofest düzenlenirken yol kapalı vatandaş mağdur ediliyor deyip teröristlerin yol kesip araç yaktığı dönemde dut tüketip alçaklığın ve ahmaklığın oynandığı dönemlerde olduğu gibi.
Bir diğer haliyle; DEM Partisinin Belediye Meclis Üyesi Birsen Orhan’ın Dersim maskesi gibi. Seyit Rızanın mağdurluğunu dile getirip öz torunu Ali Rıza Polat’ı katleden terör örgütünün siyasi uzantısında siyaset yapacak kadar değersiz ve samimiyetsiz. Öyle ya Dersim Dersimdir, Dersimlilerindir deyip bir dönem Diyarbakır’dan şimdilerde ise Erzincan’dan getirilen sözde yöneticilerdir. Bürokraside Tunceli’ye yer verilmiyor denilip mağduru oynayıp kandilden gelen listeler ile Diyarbakır’ı, Erzincan’ı dayatanların samimiyetsizliğidir.
Bir Vali rafting yaptı, bir vali yamaç paraşütü yaptı, bir vali motor sürdü. Tarihte iz bıraktı, o izi takip edenler Munzur’da buluştu. Peki ya sormazlar mı şu seçilen Belediye Başkanları ne yaptı. Mesela TKP’li Fatih Mehmet Maçoğlu ne yaptı, şehre ne kazandırdı. Öze dönüş, köylerimize dönüş dedi şuan nerede, Munzur’un kıyısında mı yoksa başka bir yerde mi ?
O yüzden Kayyum Nedir sorusunu ben cevaplıyorum. Bir Tuncelili, bir genç, bir Alevi olarak cevaplıyorum.
Kayyum; Karayılan yamalı, kandil dikişli ceketleri giyenlerin değil. Halka hizmet, hakka hizmettir hırkasını giyenlerin yönettiği belediyelerdir.
Kayyum; Yezid zihniyetinin ardılı olan pkk terör örgütüne karşı Hüseyni duruştur.
Kayyum; Gözyaşı değil, alınteri siyasetinin motifidir
Kayyum; Gümüş kapıyı teröre kapatıp hizmete açandır
Son olarak; Bugün caddelerde ve sokaklarda emperyalizmin yazdığı sahneleri canlandırmak isteyenler bilmelidir ki Tunceli’nin huzuru, Türkiye’nin huzurudur. Kandilin yası Tunceli’de ağıtlaşmaz, Tuncelili gençlere tabutu reva görenlerin helvası Munzur’da kavrulmaz. Annelere gözyaşını reva görenlere Düzgün Babada dua okunmaz Ana Fatma’dan, Sultan Babaya kadar lanet okunur. Çünkü bu coğrafyanın sakinleri yüzünü güneşe döner ve ikrarlık alır. Nasıl olurda Necmettin öğretmenin kanını Pülümür çayına, Nupelda ve Ayaz kardeşlerin kanını Munzur çayına karıştıranlar ikrarlıktan bahseder. Terör örgütünün propagandası için inanç, kültür, dil üzerinden çeşitli dernekler ve vakıflar ile terörizm cephesi oluşturmak isteyenlerin hevesi Kayyum ile kursaklarında kalmıştır.
Sanatsız bırakılan sanat sokağında kandile şirin gözükme oyunları oynayanlar bilmelidir ki Gümüş kapının anahtarı ite, haine verilmeyecek kadar kutsaldır. O anahtarda Diyap Ağanın kudreti saklıdır. O yüzden Gümüş kapı yeniden daha güçlü bir şekilde Vali / Belediye Başkan Vekili Sayın Bülent Tekbıyıkoğlu’nun öncülüğünde terör odaklarına kapanmış, huzura açılmıştır. Bu süre zarfı içerisinde yapılması gereken Anadolu’nun Horasan’ı Tunceli’ye can olmaktır.