Galip Önlü

Tasfiye

Galip Önlü

Esasında bir şeyler yazmak pek içimden gelmedi. Zira yüreğimiz acı ve öfke içindedir. Geçen yazıda da belirttiğim geçici üs konuları ve ağır hava şartları ümit ederim ki yetkililer tarafından rayına oturur demiştim. MSB’nin açıklamasına bakılırsa teröristler yine ağır kış şartlarından faydalanarak saldırı yapmışlar.

Kış şartlarında sisi, gece görüş zorluklarını aşan sofistike silahlar kullanılıyormuş. Nerden alınmış bu silahlar ve Kuzey Irakta nasıl barınılıyor ona değineceğim.

Değerli arkadaşlar, aklı olan herkes bu saldırıların PKK’nın boyunu aşan eylemler olduğunu rahatlıkla bilir. Gelen ve edinilen bilgilere göre 20 Aralık 2023’te PKK, Suriye’nin Kamışlı bölgesinde bu saldırı için eğitildi. Daha sonra ABD ve İsrail özel timlerinin eşliğiyle Kuzey Irak’a getirildiler. Termal battaniyeler, kamuflaj giysileri, gece görüş cihazları ve ağır saldırı silahlarıyla donatıldı. Koordinatlar ise bizzat bunlara veriliyor.

Bunlar, Suriye’den Kuzey Irak’a bizzat ABD- İsrail özel timleri tarafından getirilmiştir. Öncelikle herkes bu durumu anlamalı ve bilmelidir.

Pençe Harekâtı serileriyle Habur’un doğusundan İran sınırına kadar 30-40 kilometrelik bir alan TSK’nın kontrolü altındadır. Lakin Habur’un güneyi ve Irak- Suriye sınır bölgesi ABD tarafından kontrol edilmektedir.

İşte ABD, yıllardır PKK’yı bu güzergâhtan getirmekte ve donatılmaktadır. Burada, Suriye’nin kuzeyindeki ABD varlığına koca bir soru işareti bırakıyorum. Artık ertelenemez olan yapılmalıdır.    

Biz Afrin’de PKK ile mi savaştık sanılıyor? Ortada net bir durum var ki ABD-İsrail’in Türkiye’ye saldırıları var. Türkiye için tehdit, ABD ile İsrail’dir. Bu tehdit acilen doğru biçimde tanımlanmalı, Türkiye’nin güvenlik doktrini buna göre yeniden dizayn edilmelidir. 

Terör örgütlerine içeriden destek veren sözde siyasi parti görünümlü liderler tasfiye edilmelidir.
Mecliste parmak sallayanların, tehdit savuranların, şehitlerimize ölü diyenlerin dokunulmazlıklarını kaldırmayıp tasfiye etmemek çok büyük bir utanç sebebidir. 

Hiçbir devlet böyle şeylere göz yummaz. Sınırda asker şehit olurken düşman sözcülerin mecliste tehditlerini, parmak sallamalarını ve dalga geçmelerini dinlemez.
Daha ağır konuşurdum da ne yazık ki bazı sebeplerden ötürü bu pek mümkün olmuyor.
Lakin söylediklerimi tekrar ediyorum.Tahammül sınırı çoktan açılmıştır. 

Sınırlarımızın dışında veya içinde; ABD ve İsrail’in eli olan, silahı olan, gözü veya sözü olan herkes Türkiye düşmanı ilan edilmelidir. Bu yapılmadığı sürece şehit anaların ve babaların yüreğine bir miktar bile olsa su serpilemez. 

Ayrıca TBMM, ABD ile ilişkileri konuşmalı, terörün Kuzey Irak’ta nasıl barındığını sorgulamalıdır. 
İçeri de ise “siyasi teröristlere” bedel ödetilmelidir.

Askerlerimizi şehit eden alçakların veya bu alçakları donatıp eğitenlerin sözcülerini konuşturmak, dokunulmazlıklarını kaldırmamak kadar bir utanç kaynağı olamaz. Bu durumun siyasi özgürlükle zerre kadar alakası yoktur.

Bu söylediklerimin gerçekleşmesini büyük bir beklenti ile umuyor, dışarda ise intikamın yakın olduğuna inanıyorum.

Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, ailelerine, yakınlarına ve sadece şanlı Türk milletine başsağlığı diliyorum. 
Baş sağlığı dileklerimi sunarken bu ülkeden beslenip, al bayrağın çatısı altında yaşayan şerefsiz hainleri saymıyorum. 
 

Yazarın Diğer Yazıları