Serkan GÜRTÜRK

Atın Ağırlıklarınızı!

Serkan GÜRTÜRK

Elazığ küçük bir şehir. Elazığ kalkınma sancısı çeken ancak kalkınmasını tamamlayamamış birçok eksikliği olan bir şehir. Elazığ mevcut potansiyellerini yeterince değerlendiremeyen bir şehir. Elazığ ne şehri olduğuna ve olacağına karar verememiş bir şehir. Elazığ hangi ürün ve markasıyla öne çıkmasını hala tartışmaya devam eden bir şehir. 

Bununla birlikle Elazığ yıllardan beri bir Bakana sahip olmamış, 22 yıllık Ak Parti iktidarında verdiği sonsuz ve sınırsız desteğe rağmen Bakanlık verilmemiş, Bakan yardımcılığıyla sus payı verilmiş bir şehir.

Elazığ zaman zaman üst düzey bürokratlarına sahip olsa da bu isimlerden çok da fayda görmemiş bir şehir.

Kısaca her haliyle her şartta elinden güçlü bir şekilde tutulması gereken bir şehir.
Böyle bir konumunuz ve durumumuz olduğu halde siyasi partilerin üst yönetim kadrosunda bulunan hemşerilerimizi çekemeyen ve buna tepki gösteren de bir şehir Elazığ.
Şu ya da bu sebeple bir vesile ile hazzetmediğimiz Elazığlı bir siyasinin bir siyasi partinin üst yönetiminde görev almasına uyuz olduğumuz bir şehirde yaşıyoruz.
Nedir bu isimden alıp veremediğiniz diyoruz, cılız bir sesle “hiç” çıkıyor ağızlardan. “Öyle derler” diyoruz sadece. Adam velev ki hatalı, velev ki seçildikten sonra dostlarını unuttu, velev ki gurur ve kibir atına bindi, velev ki samimiyet göstermedi ve hatta velev ki yapabileceği bir işimiz yapmadı. Bunun karşılığı bu ismi yerle bir etmek midir?

Bazı isimleri bizler çok önemsemeksek de yukarlarda birleri önemsiyordur.  Belki de bu isim bizim bilmediğimiz bazı güzel hasletlere de sahip ve haizdir. Ne olur yani o isim bir partinin MKYK’sında olsa, Başkan Yardımcısı görevinde bulunsa. 
Biz çok hazzetmesek de o ismin önemli bir konumda olmasına üzülmek mi sevinmek mi lazım? Kaldı ki üzülsek elimize ne geçecek. Sevinmenin bize iyi gelen ve mutlu eden mekanizmasını çalıştırmak bizi dert sahibi yapacak üzülmeler niye ki?

Bugün bizim geldikleri görevler sebebiyle burun kıvırdığımız isimlerin bu şehre önemli katkıları ve bundan kaynaklı bizlere de menfaati olmayacağını nereden biliyoruz?
Kendimizi üzmeye ve kasmaya gerek yok arkadaşlar. Her Elazığlı, kendinden, şehrinden olan isimlerin önemli görevlere gelmesinden üzüntü değil mutluluk duyar. Mutlulukların çoğalması yeni mutlulukların kapısını açar. Hemşerimiz bir siyasinin geldiği önemli mevkiden dolayı negatif duyguların yayılması ona değil bize zarardır. O’nun zaten şehirden çok beklentisi kalamamıştır. Lakin bu şehrin, siyasetçilerden beklentileri ve şehir için hayalleri var.

Bunun yolu da siyaset ve hükümetlerden geçiyorsa ki oradan geçiyor o zaman bu hoşnutsuzluk niye olsun ki? 
Bilinmelidir ki kin ve nefret taşınması ağır bir yüktür. Taşımayın, atın ağırlıklarınızı hem siz hem de siyasilerimiz rahatlasın ki hizmeti ve şehri düşünsün.

Yazarın Diğer Yazıları