Şehirlerin hayatında önemli olaylar olduğu gibi önemli isimler de vardır.
Depremler, sel, yağış ya da farklı bir doğal afete maruz kalan şehirlerin yeniden ayağa kalkmasında önemli roller üstlenen siyasiler olduğu gibi devlet yöneticileri de vardır.
Elazığ’ın tarihinde yaşadığı en önemli felaketlerden biri 2020 diğeri de 2023 depremleri oldu.
6.8 şiddetindeki 24 Ocak 2020 depremini yaşayan hemşerilerimiz o anı unutamıyor, etkisinden hala kurtulamıyor. Kısa sürmesine rağmen yüreğimiz koparcasına ve ölümü kaçınılmaz gördüğümüz için salavatlarla geçen o anları unutmak mümkün değil.
Depremden dolayı vefat ve yıkımlar yanında etkisi hala görülen psikolojik rahatsızlıklar ve depremle gelen OKB bozuklukları bir çoğumuzda kalıcı oldu.
Bu süreçte şehrin yeniden ayağa kalkmasında en önemli aktörlerimiz, ilimiz yöneticileri ile depremin ilk saatlerinden itibaren ilimize gelen ve çalışmaları bizzat koordine eden Bakanlarımız oldu.
Bu isimlerin başında da o dönem de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı olan Murat Kurum oldu.
Sıradan danışmanlar bile kamu bütçesinden lüks otellerde kalmasına rağmen, kendisi İller Bankası Misafirhanesinde iki aya kadar kalan ve Bakanlık görevini ilimizden yürüten Kurum, her gün yaptığı koordinasyon toplantılarıyla Elazığ’da yapılan çalışmaları yönetiyor, akşam saatlerinde de sahaya çıkarak hem rezerv bölgelerinde hem de kentsel dönüşüm alanlarında yapılan çalışmaları bizzat kontrol ve takip ediyordu.
Bakan Kurum, İBB başkanlığı aday süreci dolayısıyla bakanlıktan ayrılmıştı. Seçimlerin ardından bu birikim ve donanınım yeniden deprem illeriyle buluşması gerektiğine inanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda Murat Kurum’u ikinci kez Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı görevine atadı.
İsabetli ve yerinde bir atamaydı bu. Meslek hayatının önemli bir bölümünü yapı sektörü ve TOKİ’de geçiren bir İnşaat Mühendisi olarak Kurum’un en başarılı olduğu alana dönmesi hem ilimiz hem de ülkemiz açısından doğru bir karar oldu.
İlimiz açısından önemi şu ki Bakan Kurum Elazığ’ı her mahallesi, köşesi ve sorunlarıyla çok iyi biliyor. Sorunlarına hâkim olduğu bir şehrin problemlerinin çözüm konusunda gerek kendi bakanlığı eliyle gerekse destek vereceği yerel yönetimler eliyle ilimize önemli katkılar sağlayacaktır.
Ülkemiz için Kurum’un en önemli artısı görev süresince çok sayıda depremle yüzleşen ve bunların bıraktığı sorunları çözme yanında olası ve daha büyük depremler öncesi yapı stokunun yenilenmesi konusunda oldukça tecrübe sahibi olması…
Bu iki konuda da ülkemizin ve Elazığ’ın Bakan Kurum’a çok ihtiyacı var.
Bizler de Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti olarak Sayın Bakanımızdan Basın Sitesi konusundaki talebimizi yineleyerek bu konuda kendilerinden destek talep edeceğiz.
Bakan Kurum’un ilk bakanlık döneminde ilimizde gerçekleştirilen bir koordinasyon toplantısında kendisine dönemin Fhgc Başkanı ve Fırat Gazetesi imtiyaz sahibi Semih Erdem tarafından sunulan ve bu öneriye oldukça sıcak bakmış ve hayata geçmesi konusunda istekli davranmıştı.
Bakanlık görevi sona erdiği için bir süre askıda kalan gazeteci arkadaşlarımızın bu taleplerini bir dosya halinde Sayın Bakanımıza sunarak TOKİ tarafından Basın Sitesi yapılması konusunda desteklerini talep edeceğimiz bu konuda Sayın Bakanımızın da gerekli talimatları vereceğine inanıyoruz.
SON
DAKİKA
