Serkan GÜRTÜRK

Kamuda Denetim Zafiyeti

Serkan GÜRTÜRK

Ülkemiz bir deprem ülkesi. Dahası birçok ilimiz birinci deprem kuşağında.Yine şehirlerimizin önemli bir kısmı deprem fay hatlarının tehdidi altında.
1999 depreminde çok acı bir gerçekle karşılaştık. Marmara depreminde birçok konut ve bina yıkıldı ama en çok yıkılan kamu binaları oldu.
Bu gerçeği gören yöneticiler,1999 yılında yayınladıkları yeni deprem yönetmeliği ile binaların daha sağlam olmasını sağlama yönünde ciddi adımlar attılar. Bu tarihten sonra yapılan binalara daha çok demir kullanıldı, radye temel ve zemin etüdü sonucuna göre fore kazık ve hazır beton şartı getirildi.
Bu önemli adımdan sonra yapılarımız daha güvenli oldu.Hatta ev almak isteyenler “1999’dan önce mi sonra mı yapılmış” şartını birinci sıraya koydular.
1999 deprem yönetmeliği sonrası yapılarımız daha güvenli oldu. Ancak bu yönetmeliğe rağmen ve bu tarihten sonra yapılan bazı kamu binalarında hasarlar oluştu.
Örnek mi?  Elazığ İl Sağlık Müdürlüğü binası… 
Bina 2012 yılında yapılmış. Yani 12 yıllık bir geçmişi var. Bina için bakanlığın anlaşmalı bir firma tarafından hasar tespiti çalışması yapılıyor. Yapılan çalışma sonunda binanın sıkıntılı ve ağır hasarlı olduğu rapor ediliyor. Ancak bu rapora itiraz eden firma yeni bir analiz istiyor ve bu kez Bakanlıktan gelen yazıda bina için orta hasarlı kaydı düşülüyor.
2023 depremine binanın ağır hasar aldığı hatta yapılan ilk incelemede binaya ağır hasar raporu verildiği ancak hem yüklenici firma hem de kurumun yıpranmaması adına özel görüşmeler sonucu ağır hasarın orta hasara çevrildiğine dair görüşler kamuoyunda sıklıkla konuşuluyor.
Binanın ağır hasardan orta hasara çevrilmesi ile bakanlık binanın güçlendirilmesine karar veriyor. Bu işlemin yapılması için de İl Müdürlüğü geçmişte askeri hastane olarak hizmet veren binaya geçici olarak taşınıyor.
İnşaat Mühendisleri odası ve bu konuda ehil olan tüm inşaat mühendisi ve müteahhitlerin ortak görüşü şu ki bir binayı güçlendirmektense yıkıp yapmak hem daha hesaplı hem da daha sağlam oluyor.
Aslında Sağlık İl Müdürlüğü binası da gerçekte ağır hasarlı olup yıkılması gerekirken, yüklenici firma ve kurumun itibarını zedelememek adına böyle bir formül bulunuyor ve hayata geçiriliyor.

Gelinen noktada bu bina belki yeniden yapılma maliyetinden daha fazla para harcanacak güçlendirilme yapılacak ve çok da sağlam bir yapıya kavuşamayacak.
Olayın yüklenici firma ve kurum dışında asıl sorun ve sıkıntı yaşanan kısmı denetim mekanizmasında. Kamu kurumlarının yaptığı binalarla kontrol mühendislerine önemli görev düşüyor. Özellikle binaların temelleri atılırken ve kolonların demirleri döşenirken miktar hem de teknik açıdan çok iyi denetlenmesi lazım. Zemin etüdü sonucu elde edilen bulgulara göre bir temel ve bunun korunması için gerçekçi bir yalıtım hatta drenaj sistemi üzerinde oturtulan  demir ve beton konusunda yönetmeliklere uyulan bir binada kolay kolay sıkıntı yaşanmaz. 
Bu gerçeğe rağmen 12 yıl önce yapılmış bir kamu binasının bugün ilk rapora göre ağır hasarlı olmasına karşın itibar kaybetmeme endişesi ile orta hasara çevrilip güçlendirme yapılmasında en büyük kusur, denetim mekanizmasında ve görevlilerindedir. 
Kamu kurumları, her ne iş yaparsa yapsın tüm mal ve hizmet alımları ve imalatlarında denetim mekanizmalarını ve görevlilerini iyi seçmeli, görevini ihmal eden ya da farklı gerekçelerle yönetmeliğin dışına çıkılmasına göz yuman mühendislere gerekli yaptırımları yapması gerekir. Yoksa bu zafiyetin ve ihmalin maddi ve manevi cezasını tüm Türkiye çekiyor.

Yazarın Diğer Yazıları