Serkan GÜRTÜRK

SİYASİ DEHA BU OLSA GEREK!

Serkan GÜRTÜRK

Adaylığı açıklandığında özellikle kendisini siyaset duayeni zanneden ağır ve bir bilen abilerin yüzünde bir tebessüm oluştu. Çok genç ve tecrübesiz olduğu, şehri yönetme ve sorunlarına çözüm bulma noktasında yetersiz kalacağı gibi düşünceler serdedildi.

Hatta birileri sözüm ona bu nakısadan kendilerine vazife çıkartıp akıl hocalığı yapmaya kalktılar. Telkin ve tavsiyelerde bulundular. Özel toplantı talep edip geçmişte hiçbir başarı getirmemiş ve hep hezimet yaşatmış “birikimlerini” pazarlamaya çalıştılar. Bunu yaparken bile burunları havada bir dostumuzun deyimiyle göğe tüküren ukalalıklarını sergilemeyi sürdürdüler.

O, bu halleri hep izledi. Onları büyük bir saygı ve edeple dinledi. Farklı bakış açılarını gördü ama ortaya koyduğu icatlarla herkesi şaşırtacak bir başarı grafiği sergiledi.

Kimseyi kırmadı, dökmedi, “bana akıl mı veriyorsunuz” triplerine girmedi. Siyasi terbiyesi ve sporcu centilmenliğini birleştirerek makul ama herkesin hayranlık duyarak takdir ettiği hizmetleri bir bir hayata geçirdi.

Kimden söz ettiğimizi isim vermesek de anladınız. Başkan Şahin Şerifoğulları’dan söz ediyoruz elbette. Halkın sevgisini ve gönlünü kazanmakla kalmadı, en son Elazığspor’a forma satış kampanyasıyla tüm şehrin sahibi ve abisi olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Kendisini ve kurumunu herhangi bir şaibeye, farklı yorumlamalara ve zan ve töhmet altında bırakmalara sebebiyet vermeden tereyağından kıl çeker gibi, hem de şeffaf ve canlı yayınlarla tüm dünyanın gözü önünde Elazığspor için yaktığı birlik ateşi, tüm şehri de kurtardı. Başkan Şahin Şerifoğulları, siyasi bir deha örneği sergileyerek;  kamuoyunda Ak Parti’nin Elazığspor’a uzak duruyor imajını yıkarak neler yapabileceğini ortaya koydu hem de bunun başrolünü üstlendi.

Artık hiç kimse kapalı kapılar ardında Elazığspor için kim ne yaptı ya da yapmadı muhabbetine giremeyecek. Ve yine hiç kimse şu şahıs ya da şirket üzerine düşeni yapmadı diyemeyecek.

Hem Başkan Şerifoğulları hem de şehrin tüm dinamikleri üzerine düşeni fazlasıyla yaptılar. 23 bin olan hedef 40 bini çoktan aştı 50 bine yelken açmış durumda.

Bu kampanya ile bir gerçek daha ortaya çıktı ki şeffaf ve kamuoyu önünde olunca hemen herkes takımına sahip çıkıyor. Veren verdiğini alan aldığını biliyor. Çok verip zan ve şaibe altında kalmaktansa az verip şeffaf olmak artık daha makul ve mantıklı geliyor insanlara. Artık bir kurum ve o kurumdaki çalışanları zan ve şaibe altında bırakma dönemi bitmiştir, kapanmıştır. Kaldı ki kamu kaynaklarının spora değil kamunun kendi hizmetlerinde kullanılmasını isteyen yüzde 99’luk bir kesim var bu şehirde.

Bu gerçeği Elazığspor cenahı da bilmelidir artık. Kapalı kapılar arkasında yapılan pazarlıklardan kaynaklı kirli para yerine belki bir miktar az da olsa temiz paranın bereketiyle yönetin bu kulübü.

Sizden başarı bekliyor insanlar ama dürüstlük başarıdan önce geliyor. Belki toplanan paralar sizi tatmin etmeyecek ama artık şehrin gerçeği de bu. Ya buna alışacak ve ayağınızı yorganınıza göre uzatacak ya da “alın aşığınızı oynamıyoruz” diyeceksiniz. Karar da keyfiyet de sizin…

Yazarın Diğer Yazıları