TSK’ya gerektiğinde sınır ötesinde operasyon yetkisi veren tezkere TBMM’de oylanarak kabul edildi.
Tezkereye; AK Parti, MHP, İYİ Parti ve Memleket Partisi "Evet" oyu verdi. Günlerdir "Hayır" oyu kullanacaklarını vurgulayan ve çağrıda bulunan HDP, tezkereye hayır diyen partiler arasında yer aldı.
CHP de bugüne kadar bu konuda ortaya koyduğu tavrın aksine tezkere için "hayır" oyu kullandı.
Aslında tezkereye “evet” demek, sınırları korumak ve bugüne kadar önemli mesafeler alınan terörle mücadele etmek demek.
Tezkereye “evet” demek, Ortadoğu’da Türkiyesiz bir denklem kurup bölgeyi kendi uydu ülkeleri ve sömürgeleri gibi yönetmek isteyen ABD ve batının kovanına çomak sokmak demek.
Tezkereye “evet” demek, Türkiye’nin yıllardan beri ayak bağı olan ve ciddi kaynaklar aktarılarak mücadele edilen terör prangasından kurtulmak ve bu kaynakların kalkınma ve ilerlemeye harcamak demek.
Tezkereye “evet” demek, ülkenin milli savunma alanında ortaya koyduğu başarıların önünü kesmeye çalışanlara milli bir refleks gösterip dik durmak demek.
Yine tezkereye “evet” demek, sınır ötesinde yuvalanan ve başta silah ve mühimmat ihtiyacı ABD tarafından karşılanan terör unsurlarının yok edilmesi gerek.
Hülasa, tezkereye “evet” demek, Türkiye demek, vatan demek, bağımsızlık demek.
Buna karşın tezkereye “hayır” demek, ABD, batı, FETÖ ve PKK’ya boyun eğmek demek.
Tezkereye “hayır” demek, düşmanlarla iş birliği yapmak, onların değirmenine su taşımak demek.
Tezkereye “hayır” demek, milli duygu ve hislerden yoksun eziklik ve hiçlik demek.
Böylesine hayati, milli ve ülkemiz için önemli bir konuda CHP neden HDP’nin dümenine girer de hayır oyu kullanır anlaşılır gibi değil.
Değil mi ki CHP; yedi düveli sınır dışı eden ve halkla başlattığı milli mücadele ile istiklal savaşı veren Atatürk’ün kurduğu bir partidir.
Değil mi ki CHP, hayatını gayri millî unsurlar ve dâhili ve harici bedhahlarla mücadele ile geçen ve düşüncedeki düşmanı denize döken Atatürk’ün kurduğu partidir.
Değil mi ki CHP; 1930 yıllarda ilk uçak fabrikasını kurarak mili savunma sanayisini başlatan Atatürk’ün partisidir.
CHP, milli iradeyi hâkim kılarak Cumhuriyeti kuran bir iradenin siyasi tecellisidir ve bu mirasa sadık kalmalıdır.
İktidarlar gelip geçici, ülkemizin milli iradesi, bayrağı ve bölünmez bütünlüğü esastır. Ak Parti elbette bir gün bu iktidarı muhalefete teslim etmek durumunda kalacak ve bunu da yine halk kendi iradesi ile sandıkta gösterecektir.
Bir iktidar uğruna, yarınların Cumhurbaşkanlığı, güçlendirilmiş parlamenter sistem ya da son günlerde sıklıkla ifade edilen başbakanlık yetkisi verilmiş Cumhurbaşkanlığı sevdası ve hayaliyle, milli bütünlüğümüz ve güvenliğimiz tehlikeye atılamaz ve sırf bu gerekçe ile böylesine tavizler verilemez.
TBMM’de yapılan oylamaya katılmayarak bu konudaki hassasiyetini, milli duruşunu ve terör örgütlerine bakışını ve ortaya koyan CHP Elazığ milletvekili Gürsel Erol, bir kez daha farkını ve duruşunu ortaya koymuştur.
Ülkenin güvenliği ve milli çıkarları söz konusu olduğunda siyasi gelecek hesaplarını bir kenara bırakarak “devlet-ebet-müddet” düşüncesine ve ilkesine sadakatini gösteren CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, bu tavrı ile Elazığlıların gönlündeki yerini daha bir taçlandırmış ve yüceltmiştir. Kimse bu duruşa ve ilkeli tavra gölge düşürmeye kalkmasın. Herkes kendi duruşu ve reyinden sorumludur. Ve bu sorumluluk hakkıyla yerine getirilmiştir.
