Zübeyde Duran

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN OLMASIN DA KİM OLURSA OLSUN…

Zübeyde Duran

 

24 Haziran seçimlerine sayılı günler kaldı.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde iki ittifak mevcut… Cumhur İttifakının adayı yaklaşık % 52 oy oranı ile Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan. Millet ittifakında öne çıkan isim ise kendi partisinin delegelerinden bile geçerli oy alamayan Muharrem İnce…

Gerçekten çok enteresan bir seçim dönemi izliyoruz. Yaklaşık iki aydır adaylar meydanlarda… Herkes birbirine göndermeler yapıyor. Bazen üsluplar o kadar basitleşiyor ki “Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanlığına talip olan kişi bu zat mı?” diye düşünmeden edemiyorum.

Seçim mitingleri son sürat devam ederken, seçim sürecinde en dikkat çekici nokta ise adayların tamamının derdinin Cumhurbaşkanı Erdoğan olması…

Normal şartlarda iktidarın dışında birbiri ile de muhalefet olan partilerin hepsi Cumhurbaşkanı adayı çıkardıkları halde kendilerinin seçilmemeleri durumunda diğer adaylardan avantajlı olanı destekleyeceklerini açıkladılar.

Benim bildiğim muhalif olan bir parti başkanı kendisi iktidar olsun diye hareket eder. Diğer muhaliflere hizmet etmez. Olması gereken de budur. Sonuçta hepsi Cumhurbaşkanı Erdoğan’a muhalif olsa da kendi içlerinde rakipler…

Geçmiş dönemlerdeki siyasetçiler iktidar ben olayım düşüncesi içinde hareket ederken, şu anki siyasetçilere baktığımızda “Cumhurbaşkanı Erdoğan olmasın da kim olursa olsun” zihniyetinin mevcut olduğunu görüyoruz.

Maalesef  “Düşmanımın düşmanı dostumdur” anlayışıyla hareket eden birbiriyle alakasız bu partilerin çıkarları uğruna kurdukları bir ittifaka şahit oluyoruz.

Hedefin ise Türkiye’mizin geleceği değil, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın olması çok manidar.

Yazımın bu kısmına şu satırları eklemeden geçemeyeceğim.

Sultan Abdulhamid tahttan indirildikten sonra bir gazeteci Talat paşaya sormuş:

-Paşam istediğiniz oldu. Abdulhamid gitti. Şimdi projeniz nedir? Neler yapacaksınız?

Talat Paşa biraz duraksadıktan sonra;

-Biz sadece Abdulhamid’i devirmeye odaklandık. Onun için hiç düşünmemiştik demiş.

Görülen o ki, Abdulhamid gitsin de ne olursa olsun zihniyeti bugünde mevcut. Ve maalesef sadece vaatler var, hiçbir proje yok.

SEÇİM BAHANE, VAATLER ŞAHANE…

Her seçim öncesi vatandaşların oylarına talip olmak için yapılan vaatlere hepimiz alışkınız. Fakat biliyoruz ki olma ihtimali olan vaatler, bir de hayali olan vaatler var.

Muhalif partilerin söylemlerinde sanki Türkiye’de on altı sene öncesi hiçbir sıkıntı, sorun yokmuş ta tüm sorunlar Ak Parti döneminde oluşmuş görüntüsü verilmeye çalışılıyor.

Bu yaşıma kadar pek çok siyasi partinin iktidar olduğuna ve kurduğu hükümetlerin icraatlarına şahit oldum. Yaklaşık on altı senedir de Ak Parti Hükümetinin icraatlarına ve hizmetlerine şahit oluyoruz.

Eski dönemlerde de özellikle ekonomi, eğitim, işsizlik, dış borçlar vb. sorunlar zaten mevcuttu. Kısaca maalesef Türkiye Cumhuriyetinin eski dönemleri de refah içinde geçmedi.  

Millet ittifakının ortakları vaatleriyle çizdikleri tos pembe tabloda, kendilerinin seçilmeleri halinde sanki ellerinde sihirli bir değnek varmış gibi tüm sorunların bir anda biteceği, her şeyin güllük gülistanlık olacağı görüntüsünü vermeye çalışıyorlar.

Konuşmaları dinlerken hani herkes sözüm ona Türkiye’nin geleceği için çalışıyor ya “Mademki sorunları oradan kaldırmak bu kadar kolay, mecliste en fazla milletvekiline sahip ikinci parti olarak neden bunca zamandır sorunları çözmek için herhangi bir önerge vermediniz, bir proje sunmadınız” diyesim geliyor. 

Maalesef herkesin dilinde olan; ekonomi, işsizlik, eğitim, yerli üretim vb. sorunların kısa vadede çözülebileceğini düşünmüyorum. Allah rızası için birisi çıkıp ta “Evet bu sorunlar var fakat kısa sürede çözülemez, uzun süreli ve sistematik çalışmalar sonucu çözülebilir” demedi.

Yani benim gördüğüm Millet İttifakının ortaklarının vaatlerinin maalesef çok alışılagelmiş ve sıradan olduğu…

Şimdi önümüzdeki Pazar seçmenler sandık başına gidecek. Geleceğimiz için çok önemli olan bir seçim daha yapılacak. Tabi ki herkes kendine yakın bulduğu partiye oyunu verecek.

İlimiz bazında AK Parti aday listesi pek beğenilmese de seçmenin mantıklı düşünerek daha iyisi olmadı diye, farklı partileri tercih edeceğini zannetmiyorum.

Gerçekten çıkacak olan sonuçlar açısından çok ihtimalli bir seçim yaşayacağız. Bizler Türkiye düşmanlarına inat, vatanımızın ve milletimizin geleceği, devletimizin bekası için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur ittifakının yanındayız.

Karar tüm Türkiye’nin… 

Bu arada Umarım seçimde görevli olan kişiler görevlerini tam anlamıyla yerine getirirlerde seçimden sonra yok mühürsüz pusula, yok oylar çalındı, yakıldı vb. gibi gereksiz konular gündeme gelmez.

Kazasız, belasız bir seçim geçirmemiz dileğiyle… Her zaman ve her konuda dediğimiz gibi Rabbimiz hakkımızda hayırlısı ne ise onu nasip eylesin.

Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinin (R.A.) dediği gibi “Görelim Mevla’m neyler, neylerse güzel eyler.”

 

 

Yazarın Diğer Yazıları